Size en sevdiğim çiçeklerin papatyalar olduğundan bahsetmiştim önceki gönderilerimden bir tanesinde (görmek için: Çocukluk Anılarım ve Boncuk). Doğa, bize pek çok harika çiçek sunuyor ama papatyalar, zarafetleri ve sadelikleriyle gönlümü fethetmiştir. Yol kenarında rastladığım minik bir papatya ya da kırmızı gelinciklerle birlikte dans eden bir papatya tarlası, her daim güzelliğin ve masumiyetin bir sembolü gibi. Ama papatyalar sadece güzellikleriyle değil, doğanın ritmiyle uyumlarıyla da bizi büyüler.
Papatyalar, sabah gün ışıklarıyla çiçeklerini açar ve akşam olunca kapanırlar. Bu özellikleri nedeniyle İngilizce adları (Daisy) "günüz gözleri" anlamına gelen İngilizce "day's eye" kelimesinden türemiştir. Onlar güneşe olan bağlarıyla, doğanın döngüsünü ve ritmini sanki bizlere hatırlatmak için yaratılmış gibi! Bir papatya, sadece bir çiçek değil, aslında bir çiçek topluluğudur. Ortadaki sarı bölge, yüzlerce küçük tüp şeklindeki çiçeklerden oluşurken onu çevreleyen beyaz yapraklar tamamen ayrı birer çiçektir. Bu biyolojik mucize papatyaları daha da etkileyici kılıyor. Minik bir papatyaya yakından baktığınızda aslında doğanın karmaşıklığının ne kadar zarif bir şekilde sunulduğuna da tanık oluyoruz.
Kültürlerdeki yeri de papatyaları çok daha anlamlı kılar. Eski Mısır ve Roma medeniyetlerinde papatyalar, şifa verici özellikleri nedeniyle kullanılmış ve yeniden doğuşun sembolü olmuştur. Orta Çağ Avrupa’sında ise masumiyetin ve sevginin işareti olarak kabul edilmiştir. Bugün ise papatyalar sade ama etkileyici halleriyle modern dünyanın karmaşıklığında bize huzurlu bir kaçamak sağlıyor. Bir papatya tarlasında yürümek insanı adeta bir masal dünyasına çekiyor. Renklerinin ve kokularının çok sadelikle bir araya gelişi bir huzur melodisi yaratır. Onlar, bizlere hayatın karmaşıklığı içinde sadeliğin ve düzgün dengenin de bir güzellik kaynağı olabileceğini hatırlatıyor.
Bir dahaki sefere papatyaların yanından geçerken durup onlara biraz daha yakından bakın. Doğanın bu zarif elçilerinde saklı olan mucizeleri fark ettiğinizde, papatyalar size sadece bir çiçek değil, doğadan küçük bir şiir parçası gibi gelecektir! Peki sizin en sevdiğiniz çiçek hangisi ve özelliklerini biliyor musunuz? Onlara dair ilginç bilgiler var mı? Yorumlarda benimle paylaşın!
Papatyaları ben de çok severim ama onlar hakkında pek bir bilgim yoktu açıkçası. Yazını okumak bana hem huzur verdi hem de bilgilendirici oldu benim için. Bonusu da papatyaları düşünmenin beni gülümsetmesi oldu. Teşekkürler bu güzel yazı için. :)
YanıtlaSilsarı papatyalar da vaaar :) daisy ne güzel isim yaaa :) frezya seviyom ama bilgim yok :)
YanıtlaSilÇiçekler arasında ayırt yapmayı hiç düşünmedim. Galiba tüm çiçekleri seviyorum. :)
YanıtlaSilKüçükken İzmir'in kırlarında papatyalar arasında çok zaman geçirmişimdir. Aralarında gelincikler de olurdu. Yazınızı okurken gözümün önüne geldi, çiçeklerin arasına oturmuş papatyadan taç yapışım. :)
Verdiğiniz bilgileri bilmiyordum. Doğa, her bakımdan muazzam olduğu gibi görebilene, anlayabilene mucizelerini de sunuyor.
Kıymetli paylaşımınıza çok teşekkür ediyorum Zeynep Hanım.