Christie'nin otuza yaklaşık kitabını okuduktan sonra kitapçılarda okumadığım kitaplarını görünce artık hala okumadığım kitapları mı var diye merak ettim. Toplamda altmış altı tane dedektif romanı ve on beş kısa hikayesi olduğunu öğrendim Wikipedia'dan. Aslında Christie'nin genel yazımı belli oluyor bir yerden sonra. Hep büyük zengin bir adama ait malikane, çok güzel ya çok zeki ya da aptal bir kız, edepsiz yakışıklı bir genç, akıllı ya da ağırbaşlı orta yaşlı bir adam/kadın, hizmetçiler... Olay örgüleri de çoğu kitapta yakın olsa da yine de sonsuzmuş gibi gelen olay örgüleri ve asla beklenmedik ve tahmin edilemeyen bir son. Bu kitap da onlardan biri. Spoiler (kitap hakkında detaylı bilgi) içermez.
Genel Bilgiler
Agatha Christie’nin 1938 yılında yayımlanan Noel'de Cinayet (orijinal adı:Hercule Poirot's Christmas / Hercule Poirot'un Noeli) adlı eseri, onun en sevilen dedektif karakterlerinden Hercule Poirot’u bir kez daha başrole taşıyor. Kitap, başta demiş olduğum gibi Christie'nin altın dönem dedektif kurgusunun tipik bir örneği ve özellikle yılbaşı dönemine özgü atmosferiyle dikkat çekiyor. Türkçeye Noel’de Cinayet adıyla çevrilmiştir ve zaman zaman Bir Noel Hikâyesi başlığıyla da anılır. Yılın en huzurlu zamanlarından biri olan Noel’in, bir cinayetle gölgelenmesi fikri üzerine kuruludur. Kitap176 sayfadan oluşmaktadır.
Hikaye
Roman, zengin ama oldukça sert mizaçlı bir yaşlı adam olan Simeon Lee’nin çocukları ve gelinleriyle birlikte Noel’i geçirmek istemesiyle başlar. Ancak bu aile buluşması geçmişten gelen kinlerin, kıskançlıkların ve gizli sırların da gün yüzüne çıkmasına neden olur. Noel arifesinde kilitli bir odada korkunç bir şekilde öldürülen Simeon Lee’nin cinayeti, olay yerine davet edilen Hercule Poirot’nun zekice çözümleriyle çözüme kavuşur.
Hikâye klasik bir “kapalı oda cinayeti” şeklinde ilerler. Tüm karakterler aynı mekanda bulunur, katilin dışarıdan biri olması ihtimali en baştan elenir. Bu da okuyucuyu, karakterlerin her biri hakkında şüphe duymaya zorlar. Her sayfa yeni bir ipucu sunar ve bu okuma sürecini oldukça sürükleyici hale getiriyor.
Karakterler
Tüm karakterler arasında çatışmalar, kıskançlıklar, eski hesaplar ve birbirine geçmiş sırlar var. Christie, karakterlerin psikolojik derinliklerine çok fazla inmese de onların davranışları ve diyaloglarıyla kişiliklerini ustalıkla kuruyor.
🔍Hercule Poirot: Her zamanki gibi zarif, soğukkanlı ve akılcı. Bu hikâyede de olayları gözlemleme gücüyle çözüme ulaşır.
🔍Simeon Lee: Huysuz ve manipülatif bir aile büyüğü. Hayattayken olduğu kadar, ölümünden sonra da olayların merkezindedir.
🔍Alfred ve Lydia Lee: Geleneksel ve kuralcı oğul ile eşi. Ev sahipliği yaparlar ama geçmişten gelen kırgınlıklar taşıyor gibidirler.
🔍George Lee ve eşi Magdalene: Politikayla ilgilenen, görünüşe önem veren bir çift.
🔍David ve Hilda Lee: Sanatsal, duygusal bir karaktere sahip olan David’in geçmişe dair yükleri vardır. Hilda ise sert bir yapıya sahiptir.
🔍Harry Lee: Uzun yıllar ortadan kaybolmuş, asi ruhlu oğul. Dönüşü işleri iyice karıştırır.
🔍Stephen Farr: Güney Afrika’dan gelen gizemli bir yabancı.
Üslup, Anlatım Biçimi
Agatha Christie’nin sade, doğrudan ve okuyucuyu yormayan anlatımı bu kitapta da kendini gösteriyor. Betimlemeler ölçülü, diyaloglar canlı ve karakterlerin birbirine karşı tutumları net. Anlatıcı üçüncü tekil şahıs ve olayları tarafsız bir gözle aktarıyor, bu da okuyucunun kendi çıkarımlarını yapmasına olanak tanıyor. Kurgu sıkı; gereksiz hiçbir sahne yok, her detay belli bir noktaya hizmet ediyor.
Polisiye Bakımından Ele Alınışı
Noel’de Cinayet, Agatha Christie’nin kapalı mekanda geçen cinayet anlatılarından biri. Tüm şüphelilerin aynı evde olması, katilin kimliğinin açığa çıkarılmasını oldukça heyecanlı hale getiriyor. Cinayet, klasik bir “kilitli oda” gizemi şeklinde işlenmiş. Kurbanın odası içeriden kilitlidir ve cinayet oldukça vahşice işlenmiştir, bu da olayın çözümünü karmaşıklaştırır.
Christie’nin ustalığı burada da devreye giriyor ve biz okuyucuları defalarca yanıltıyor, sahte ipuçlarıyla yön değiştirtiyor ve sonunda şaşırtıcı bir çözümle tüm taşları yerine oturtuyor. Poirot’nun “küçük gri hücreleri” sayesinde gelen çözüm, polisiye edebiyatı sevenleri oldukça tatmin ediyor.
Genel Değerlendirmem
Noel’de Cinayet, Agatha Christie’nin en başarılı Poirot romanlarından biri olmasa da, özellikle Noel atmosferi, aile içi çatışmalar ve kilitli oda gizemiyle dikkat çekici ve keyifli bir okuma sundu. Özellikle önceden kitaplarını okuduysanız sıradan gelecektir ama kesinlikle yine merak ettirici, sonu şok edici bir kitap bu yüzden okumaya değer, ben tavsiye ederim.
Poirotlu romanlarını daha çok seviyorum ben. Daha keyifli geliyor bana. Çok sevdiğim bir yazar Agatha ama çok kitabını okusam da çoğunu unuttum :( Dediğin gibi belli bir sistem oluşturmuş ve genelde o şablon üstünden yazıyor aslında ancak her ne hikmetse beni hep şaşırtıyor :) Emeğine sağlık güzel bir inceleme olmuş.
YanıtlaSil