Bu sene geçen senelere göre çok daha fazla kitap okumak en büyük hedeflerimden biri. Açıkçası kaç kitap okuduğumdan emin değilim geçen senelerde. Herhangi bir yere kaydetmedim okuduklarımı. Ama en fazla 40 kitaptır. Bu sene bunun sıkı takibini yapacağım ve hedefimi 60 kitap olarak belirledim. Okuduklarımın hepsini de bloğumda paylaşacağım. Bu senenin ilk kitabı hümanist yazar Erasmus'un Tatlı Gelir Yaşamayana Savaş kitabı oldu.
glykys apeiro polemos
Tatlı Gelir Yaşamayana Savaş
Her şeyden önce kısaca Erasmus'dan bahsedecek olursam 1466 ylında Rotterdam'da doğup 1536 yılında Basel'de öldü. Rönesansla birlikte ortaya çıkan hümanizm akımının öncülerindendi. 1511 yılının haziranında yazdığı Deliliğe Övgü isimli denemesi onun en başarılı eseri oldu. Fakat bu yazımda ben glykys apeiro polemos , yani Tatlı Gelir Yaşamayana Savaş deyip, bu eserinden bahsedeceğim. Önce kitabın arka kapağındaki açıklama göz atalım:
Can Yayınları'nın Kısa Klasikler adı altında paylaştığı kitapların 21.'si olan Tatlı Gelir Yaşamayana Savaş , 76 sayfadan oluşuyor. Arka kapağında açıklandığı gibi Erasmus tarafından 1515 yılında yazılan savaş karşıtı - hatta ilk modern Avrupa'nın ilk savaş karşıtı metni. Kitapta Erasmus savaşı her yönüyle; insani, dini, sosyal, politik vs. kınıyor ve reddediyor. Her yönden savaş karşıtı savlarıyla düşüncelerini yazıyor.
Kitaptan alıntılar:
..."aptal canlılar"ın çoğu kendi türü içinde uyumlu ve sokulgandır, sürüler halinde dolaşırlar, karşılıklı yardımlaşarak birbirlerini korurlar... Aslanlar, kurtlar ve kaplanlar kapışır. Bununla birlikte birbirleriyle bizim gibi de kapışmazlar; köpek köpeği yemez, vahşi aslanlar kendi aralarında savaşamaz; yılanlar yılanlarla barış halindedir. Buna karşılık insan için hiçbir vahşi hayvan insandan daha zararlı değildir.
Syf: 18
Kötü alışkanlık, deniz gibidir. Kabarıp yükselmesine izin vermemek bize bağlı olabilir, yine de olunca set çekmek insanın elinde değildir: Bir kere boyun eğildi mi her ikisini de canımızın istediği gibi idare etmek zordur, yalnızca kendi hızlarıyla sürükleneceklerdir.
Syf: 24
Zarar vermek, iyi şeyler yapmaktan çok daha kolaydır.
Syf: 32
Savaşta bunlardan biraz daha mutlu bir şey varsa (yüce Tanrım, burada mutluluktan nasıl söz edilebilir ki?), o da pek az insanın başına gelir ki onlarda buna layık değildir. Birinin selameti diğerinin felaketidir, birinin zenginliği diğerinden çalınmıştır, onun zaferi ötekinin matemidir, talihsizlik ne kadar acıysa mutluluk o kadar insanlık dışıdır ve acımasızca kana bulanmıştır.
Syf: 35
Kötü olan her şey insan hayatına ya yavaş yavaş girer ya da iyilik bahanesiyle girer.
Syf: 45
Genel Değerlendirmem
Bundan 500 sene önce kadar yazılmış savaş karşıtı bir metin. Erasmus düşüncelerini çok güzel bir şekilde sayfalarca aktarmış. Ve hala günümüze uyarlanabilir bir eser olduğunu düşünüyorum. Yazılanlara göre 500 sene önceden bir farkımız yok çünkü. Rusya - Ukrayna Savaşı. Ki yine daha ne savaşlar olur. Okumalı mısınız? Güzel, felsefi yönü ağır basan aynı zamanda zamanının Hristiyanlığından bilgiler sunan, tarihi bilgileriyle de okunası bir kitap. Başlarda çok zevkle okumama rağmen sonlarına doğru biraz sıkılmadığımı söylesem yalan olur. Çünkü başlarda felsefi kısmı ağır basarken sonlara doğru daha tarihi bilgiler işin içine giriyor. Puanım: 3,5/5
0 Yorum